silivri
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

BENİM BİSİKLETİM

Aşağa gitmek

BENİM BİSİKLETİM Empty BENİM BİSİKLETİM

Mesaj tarafından reis Salı Mart 25, 2008 7:44 am

Fıkra No..:420 Fıkra Adı..:Bulmaca Tarih..:1/19/2004
Temel uçağa binerken, merdivende gördüğü fıstığa takılı kalmış. Hatun da hatun.. Ben diyim, Şeron Ston, sen de, Jenifer Lopez, o desin, Demi Mor... Üzerinde muhteşem bir mini... İç çeke çeke uçağa girmiş, bir de ne görsün, yeri fıstığın yanı... Temel kalbi pır pır koltuğuna oturmuş, yan gözle hatunu kesiyor. Uçak havalanmış, fıstık, çantasına uzanmış, bir kurşun kalem çıkarmış, başlamış çapraz bulmaca çözmeye... Temel mutlu, 'Şimdi takılır bir yerde bana sorar, muhabbet başlar' demiş içinden.. Demeye kalmadan, kadın bulmacadan kafasını kaldırmış, kısık, seksi bir sesle Temel'e sormuş:
- Beş harfli bir kelime. Sonu arak, başına bir harf koyarsanız, kadınların en sevdiği alet olurmuş, biliyor musunuz? 'Aman Tanrım' demiş Temel, 'O kelimeyi nasıl söylerim, mutlak başka bir şey olmalı' diye içinden geçirmiş, kadına dönmüş "Düşüneyim" diyerek zaman kazanmaya çalışmış. Birkaç dakika sonra jeton 'dank' etmiş.. Heyecanla kadına dönmüş:
- Tarak, olabilir mi hanımefendi, Tarak...
- Harikasınız... Evet, peki silginiz var mı?...
Eğitim Kariyer Diploma Yurtdışı Eğitim Okul



--------------------------------------------------------------------------------
Fıkra No..:428 Fıkra Adı..:Zengin Bakire Tarih..:3/3/2004
Amerikalı milyoner bir bayan,genç ve yakışıklı avukatını yanına çağırır ve der ki: "
- Artık yetmiş yaşına geldim ve biliyorum ki artık bu dünyada misafirim. Bugün yarın demeye kalmaz ruhu teslim ederiz... Onun içindir ki sana vasiyetimi yazdırmak istiyorum Avukatı da; "
- Tabi hanimefendi...", diyerek hemen kağıt ve kaleme sarılır. Kadın başlar saymaya... "
- Benim bildiğin gibi hiç kimsem yok bugüne kadar hep tekbaşıma mücadele ettim ve çalışmaktan ince işlere bile zamanım olmadı..Kendimi bildim bileli iş hayatının içindeyim. Sadece iki dileyim olacak.. Biliyorsun servetimin tamamı 100 milyon dolar... Bana öldüğümde 99 milyon dolar harcanarak şöyle görkemli bir cenaze töreni hazırlansın ve yapilsin ki;benden sonra ülke bunu günlerce konuşsun..." der... Avukat: "
- Evet efendim anladım, der ve "
- Ikinci dileğiniz ne " diye sorar. Yaşlı ve zengin kadın biraz utanarak biraz da sıkılarak genç ve yakışıklı avukatına,: "
- Bugüne kadar hiçkimseyle beraber olmadım ve hala bakireyim, der.Dediğim gibi bugün yarın göçüp gideceğim bu fani dünyadan...Bu zevki tatmadan ayrılmak istemiyorum ve benimle iş tutmayı kabul edecek kişiye de geri kalan 1 milyon doları vereceğim der. Avukatın gözleri açılır ve "
- Anladım efendim, diyerek kendisine bu konuda yardımcı olabileceğini söyler. Avukat akşam eve geldiginde kara kara düşünmektedir...Karısı birşeyler olduğunu anlamıştır ve konuyu kocasının açmasını bekler..En sonunda adam karısına açılır ve o günkü yaşlı milyonerle aralarında geçen konuşmayı anlatır... Eşi de 1 milyon dolara bu işi yapacak birilerini bulabileceğini söyler ve bunu problem yapmamasını ister...Avukat en sonunda ağzındaki baklayı çıkarır ve: "
- Hayatım biliyorsun bugünlerde benim de işlerim pek yolunda gitmiyor ve 1milyon dolar da çok iyi para hani diyorum eğer sen de kabul edersen bir kereden birsey olmaz... Hem ihtiyarin hayrını alırız hem de iyi bir para kazanmış oluruz ne dersin diye sorar...Genç kadın biraz düşündükten sonra; "
- Haklısın hayatım zaten yolun sonuna gelmiş durumda hem 1 milyon dolar da çok iyi para bence bir mahsuru yok der....Genç avukat gelişmelerden son derece memnun ve sabahı zor eder doğru yaşlı milyonerin yanına... "
- Efendim,.." der. "
- Eğer sizin için de bir sakıncası yoksa 1 milyon dolarlık vasiyetinizi yerine getirmek için talibim.. Zaten milyoner bakirenin arayıp da bulamadığı bir olay. .. "
- Peki o zaman yarın sabah saat 10:00 da malikaneye gelirsin ve bu işi bitiririz der... Akşam avukat son derece neşeli evine gider ve eşine milyoner bakireyi razı ettiğini ertesi gün bu iş için saat on ' da evine gideceğini söyler.. Eşi de; "
- Peki o zaman yarın seni ben bırakırım tahmini yarım saat sürse ben seni 10:30 gibi yine oradan alırım,.." diyerek anlaşırlar...Aynen planlandığı gibi ertesi sabah kadın avukatı malikaneye 10 da bırakır ve gider..10:30 civarında evin önüne gelir ve beklemeye başlar... Evde hiç kıpırtı yoktur.. "
- Neyse,.." der kadın.." on dakika uzayabilir önemli değil diye..." düşünür... Saat 11 ' e doğru artık dayanamaz ve başlar dit dit kornaya basmaya...Evden hala ses yok.. Birkaç dakika sonra tekrar dit dit...Gene git yok.... Artık kadın iyice sinirlenmeye başlar ve hiç aralıksız kornaya başar....."".....Daaaaaattttttt !!!!! daaaatttttt...!!!!!!...." Derken pencereden yarı çıplak vaziyetde genç avukat çıkar ve eşine seslenir; "
- Sevgilim sen bugün git..Benim ne zaman geleceğim belli değil...Kadın fikrini değiştirdi cenazemi belediye kaldırsın diyoooor....".
Eğitim Kariyer Diploma Yurtdışı Eğitim Okul



--------------------------------------------------------------------------------
Fıkra No..:432 Fıkra Adı..:Danimarka da Bir Otel Tarih..:4/21/2003
Adamın biri iş gezisi için Danimarka'ya gitmiş. İşlerini hallettikten sonra akşam barda bir kadeh içip odasına çıkmış. Tam uyumaya hazırlanırken kapı çalınmış, karşısına dünya güzeli bir hatun çıkmış. Adam tam yanlış odaya geldiğini söylemeye çalışırken kadın parmağını onun dudağına dayayarak susturmuş.
- Buraya senin için geldim. Kadınla sabaha kadar beraber olduktan sonra mutlu bir şekilde aşağı inip resepsiyona uğramış.
- Benim borcum ne kadar ? Katip gülümseyerek cevaplamış.
- Borcunuz ödendi efendim. Buyrun, bu da bizim hediyemiz" diyerek bir zarf uzatmış. Adam zarfı açtığında içinde 10 000 dolar para olduğunu görmüş. Yanlışlık olduğunu söylese de hiç bir yanlışlık olmadığını söyleyerek kendisini alana kadar uğurlamışlar. Adam Türkiye'ye geldiğinde bunu bütün arkadaşlarına anlatmış ama kimseyi nandıramamış. Adamın anlattıklarından birinin yolu Danimarka'ya düsünce ne olur ne olmaz diye oteli denemeye karar vermiş. Aksam gelip odaya çıkmış. Bu sefer inanılmaz güzellikte bir kumral gelmis. Onunla sabaha kadar beraber olmuşlar. Adam arkadaşının yaptığı gibi aşağı inerek hesabı sormuş. Kendisine bir zarf vermişler. Adam zarfı açtığında içinde 5000 dolar görmüş. Gülümseyerek sormuş.
- Neden bana beşbin dolar? Burada kalan başka bir Türk arkadaşıma 10 000 dolar vermissiniz. Katip biraz düşündükten sonra hatırlamış...
- Haaaa, o arkadaşınız. Ama onunki birinci kanalda yayınlanmıştı.
Eğitim Kariyer Diploma Yurtdışı Eğitim Okul



--------------------------------------------------------------------------------
Fıkra No..:435 Fıkra Adı..:Kere Tarih..:8/13/2003
Afrika'da, çok geri kalmış olan bir köye gelen bir papaz, yerlileri eğitmeye çalışıyormuş. Her sabah insanların iyilik yapmalarını, birbirlerine karşı iyi davranmalarını vaaz ederken, öğleden sonraları da kabilenin reisine, ingilizce öğretmeye çalışırmış. Bir gün papaz yanına kabile reisini alıp dolaşmaya başlamış. Bu arada gördükleri şeylerin Ingilizcelerini de söyleyerek reisin bilgisini arttırmaya çalışıyormuş. Bir kayanın önünde papaz "Kaya" demiş, reis de "Kaya" diye tekrar etmiş. Bir göle gelmişler, papaz "Göl" demiş, reis de "Göl" deyince papaz sevinip "Aferin" demiş. Biraz sonra çalılıkların arasında sevişen bir çifte rastlamışlar.Papaz biraz kızarmış ve yutkunarak "Bisiklete binmek" demiş. Reis sevişenlere şöyle bir bakmış ve tüfeği ile ateş ederek her ikisini de öldürmüş. Papaz şaşkınlık içinde bağırmış "Ne yapıyorsun. Bunca zamandır sizi medenileştirmek için uğraşıyorum, insanlara karşı iyi davranmanızın lâzım olduğunu, bunu tanrının istediğini anlatıyorum. Şu yaptığın işe bak!" Reis parmağı ile ölü kadını göstermiş ve "Benim bisikletim" demiş.

reis
MOD
MOD

Mesaj Sayısı : 170
Kayıt tarihi : 24/03/08

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz